15 Kasım 2010 Pazartesi

yalnızlık deliliğin hammaddesidir (korkma ben varım)

bundan birkaç ay önce okuduğum ve çok beğendiğim dublörün dilemması'nı bitirdiğimde aklımda derhal murat menteş'in diğer kitabına geçmek vardı. araya giren "ayın kitabı" ve işlerin yoğunluğu nedeniyle biraz ertelemem gerekse de, yaklaşık bir ay önce korkma ben varım'ı da okudum. yazmam biraz vakit almış olsa da, damağımdaki tad hala güzel.

öncelikle, sonuç : beğendim. çok beğendim hem de.

kelime oyunlarının her birinde ayrı ayrı ve çok eğlendim ben. murat menteş'in iki kitabı arasındaki (daha da) olgunlaşmış hali hoşuma gitti (daha iyi bir kurgu var k.b.v.'da. daha iyi oturtulmuş karakterler, daha sürükleyici olduğunu düşündüğüm bir öykü söz konusu). hele bir 10 sayfa kadar ersin karabulut misafirliği var ki, tadından yenmiyor vallahi!

fakat, belki de bir yazarın ilk okunan kitabının (hele de beğenilmişse) kalpte ayrı bir yer edinmesinden ötürü, k.b.v.'la d.d.'nı karşılaştırdığım zaman oyum dublörün dilemması'ndan yana. tabii bu tamamiyle subjektif bir değerlendirme.

absürd anlatımı seviyorum, içerisindeki "olabilir"leri yakalamayı seviyorum, "yok artık oha" diye şaşırmayı ya da gülüp geçmeyi seviyorum. hızlı akan hikayelere bayılıyorum, özellikle murat menteş'in bu hiperaktif tarzı tam istediğim gibi bir okuma keyfi veriyor bana. zeki espriler, neşeli kelime oyunları, akıllı kurgu, dalga geçen bir yazım stili. hepsinin ötesinde de eğlendiren bir kitap. bilemiyorum başka ne istemeli m.menteş'ten, yeni bir kitaptan başka? :)




bazı kitapları anlatmak zor aslında, okumak lazım. hikaye kadar stil de önemliyse söz konusu kitapta, o sayfaların arasına dalıp da ilk elden deneyimlemeden anlamak pek mümkün değil. bu nedenle bu yazıyı bırakın, kitabın kendisini okuyun. hem eğlenin hem de düşünün, tamam mı?

not : okurken not almamışım ve üzerinden çok zaman geçmiş, kitabın 424 sayfasını tarayıp da sevdiğim alıntıyı buraya almaya üşendiğim için ekşi sözlük'e bakayım dedim, orada benim de beğendiğim bir paragraf yazılmışsa buraya kopyalarım diye düşündüm ve bu arada şöyle bir entry gördüm :


***
gizliajans'ın 63. sayfasında yer bulan bu cümle, muhakak ki murat menteş'in beklenen, aynı isimli romanına yüksek dozda atıf içeriyor.
----
"korkma" diyerek usulca yüzümü okşadı. "korkma ben varım." işte o an bir fırtına kopar, sanki yer yerinden oynar. ellerine sarıldım. "âşığım ben sana."
***


okumuştuk gizliajans'ı ve sevmiştik çok. bu detayı atlamışım ben. :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder